1 Mayıs 2016 Pazar

Hiç duymadığınız bilgiler bunlar

Su samurları el ele tutuşarak uyuyorlar.

Leonardo Da Vinci aynı anda bir eliyle yazı yazıp diğer eliyle resim yapabiliyordu.

Dünyada yaşayan tüm insanları oluşturan atomlardaki boşluklar çıkarılırsa tüm dünya nüfusu bir elmaya sığabilir.

1960'larda CIA, Rus konsolosluklarında casusluk için, Akustik Kedicik ismini verdiği programında, cerrahi yöntemle kedilerin içine mikrofon, pil ve anten yerleştirerek kedileri dinleme cihazına dönüştürdü.

Dünyanın en zengin 3 ailesi, en fakir 48 ülkenin toplam servetinden daha fazla servete sahip.

Dünyanın en uzun süren trafik sıkışıklığı 12 gün sürdü, 100 km kuyruk oluştu ve araçlar günde 1 kilometre ilerleyebildiler.

Everest Dağı'nda 200'den fazla dağcı cesedi bulunmakta.

Pulp Fiction filminde tüm saatler 04.20'yi gösterir.

Bir erkek aslan yönetimi ele geçirince tüm yavru aslanları infaz eder.

Dünyadaki insanların üçte ikisi hiç kar görmedi.

Artık nesli tükenmiş olan 'Yünlü mamut' isimli mamut türünün canlıları Mısır Piramitleri inşa edilirken varlardı.

Ortalama bir insan, ömrü boyunca dünyanın çevresini yaklaşık üç defa dolaşacak kadar yürür.

Charles Osborne isimli bir adamın hıçkırığı 69 yıl sürdü.

Varyemez Amca isimli çizgi film, külot giymiyor olması gerekçesiyle Finlandiya'da yasaklanmıştır.


IQ arttırmak için 11 yöntem

Kullanılan organların daha çok geliştiği,daha az kullananlarında daha az geliştiği hatta yok olduğu bilimsel bir teoridir.Sağlakların sol ellerini kullanma özelliklerinin zayıf olması,aynı şekilde solaklarında sağ el ve ayaklarını kullanma özelliğinin de daha kısıtlı olması bu teoriye kanıt olarak gösterilmektedir.
İnsan beyni her ne kadar karmaşık gözüken bir sisteme sahip gözükse de kuralı basittir.Geliştirilebilir ve körelebilir.Körelmesi kolaydır.Sürekli hazıra yönelmek ve bir konu hakkında  çözüm üretmek için çaba göstermemek  pratik zekayı bir süre sonra zayıflatacaktır.Fakat geliştirilmesi için farklı yollar,farklı çözümler bulunmaktadır.Biz bu yollardan uzmanların önerdiği 11 tanesini sizler için derledik.
1- Akıllı ilaçlar: ”Modafinil” gibi ilaçlar, beyni 90 saat boyunca uyanık tutuyor. Beynin bir bölgesinden diğerine veri akışını sağlayan kimyasalları artırıyor.
2- Yiyecekler: Protein açısından zengin besinler yarar sağlıyor. Düzenli kahvaltı yapmak da zihinsel performansı artırıyor; gazlı içecekler tam tersi etki yapıyor.
3- Müzik: Özellikle Mozart dinlemenin matematiksel zekâyı artırdığı ve müzik derslerinin, çocukların IQ”sunu yükselttiği belirlendi. Ancak pop müziğin böyle bir etkisi görülmedi.
4- Biyonik beyin: Elektrotlarla beyne az miktarda elektrik akımı vermenin, beynin gücünü artırdığı belirtiliyor.
5- Zihinsel egzersizler: Zor matematik soruları zekâyı keskinleştiriyor. 5 hafta boyunca zihinsel egzersiz yaptırılan çocukların IQ”su 8 puan yükseldi.
6- Hafıza oyunları: İskambil destesindeki her kartı bir karakterle özdeşleştirip tüm karakterlerin yer aldığı bir hikâye yaratarak, 52 kartı sırasıyla hatırlayabilirsiniz.
7- Uyku: 21 saat boyunca uyumamak, beyin üzerinde sarhoşluk gibi bir etki yaratır. 2 saatlik çalışmadan sonra iyi bir gece uykusu uyumak, öğrenmeyi kolaylaştırır.
8- Yürüyüş: Haftada 3 kez yarımşar saat yürüyüş yapmak; öğrenme, konsantrasyon ve mantık gücünü yüzde 15 artırır.
9- Hobiler: Örgü ören, bulmaca çözen yaşlıların Alzheimer gibi hastalıklara yakalanma riskinin daha az olduğu tespit edildi.
10- Konsantrasyon: Bu da beyin için önemli bir egzersiz! Bir iş üzerindeyken, kısa süreli bir dikkat dağılması sonrasında yeniden konsantrasyon sağlamak yaklaşık 15 dakika sürer.
11- Nörolojik tarama: Beyin içindeki hareketliliği gösteren tarayıcılar, beynin aktivitelerini kontrol etmekte de kullanılabilir.

Zekayı geliştirmenin yolları



Neredeyse hepimiz, beynimizi daha etkin kullanabilmenin ve daha zeki olabilmenin yollarını ararız; ne kadar zeki olursak olalım.
Uplifers olarak bir araya getirdiğimiz bilimsel olarak kanıtlanmış 25 maddelik listede; televizyon izlemek ya da motosiklet kullanmak gibi ilginç önerilerden, beyninizi güçlendirmenize yardımcı olacak besin takviyelerine kadar birçok farklı şey var. Zekanız üzerindeki etkisini bilerek ya da bilmeyerek zaten yapıyor olduklarınızın dışındakilere bir göz atmanızı tavsiye ederiz.
Neler yapabilirsiniz?
Aşağıdaki aktivitelerin bir kısmı, beyninizin daha sağlıklı kalmasına yardımcı olurken, diğerleri bilişsel yeteneklerinizi geliştirmenizi sağlıyor.
Belli türdeki televizyon şovlarını izleyin. “Everything Bad is Good for You: How Today’s Popular Culture Is Actually Making Us Smarter” kitabının yazarı Steven Johnson’a göre; tutarlı ancak karışık bir senaryosu olan, ana karakter bakımından zengin ve kurgusunu hemen çözemeyeceğiniz tarzda programlar, zekanızı geliştiriyor. Bir kaç örnek vermek gerekirse; House M.D, 24, Mentalist, Six Feet Under gibi.
Video oyunları oynayın. Oynadığınız tüm oyunlar bu tezi doğrulamayacaktır. Ancak yapılan araştırmaların sonuçları, zeka geliştirme odaklı bilgisayar oyunları oynayan 9-10 yaş çocukların, sınıf içi davranışlarının ve matematik kabiliyetlerinin geliştiği yönünde. Eğer oyun oynamayı seviyorsanız; rakamlar içeren, problem çözme becerisi gerektiren ve hafıza oyunlarını tercih edebilirsiniz.
Müzik dinleyin. Yapılan araştırmalar, müzik dinlemenin hafızayı güçlendirdiği, matematik ve fen bilimlerine olan yeteneği de arttırdığı yönünde. Müzik dinlemek ayrıca, odaklanma kabiliyetini geliştiriyor ve rahatlamanızı sağlıyor. Daha fazla etki için, yabancı dilde müzik dinlemeyi ve şarkıların sözlerini ezberlemeyi deneyebilirsiniz.
Sosyal etkileşimDiscover Magazine’de yayınlanan bir araştırma sonuçlarına göre, sosyal etkileşim sinaptik aktiviteyi arttırarak beynimizi daha etkin kullanmamıza yardımcı oluyor. Etkileşim sonrası uyumak ise, gereksiz sinapsları aradan çıkararak olumlu etkileri olanları güçlendiriyor. Bu araştırma meyve sinekleri üzerinde yapılmış olsa da, sosyal aktivitenin insan beynini geliştirdiğini reddetmemiz mümkün değil.
Motosiklet kullanın. Nintendo’nun oyunları geliştiricisi Ryuta Kawashima; 40-50 yaş arası motosiklet ehliyeti  olan Japon erkekleri üzerinde yaptığı araştırmada; katılımcıları, her güne işe giderken motosiklet kullanan ve kullanmayanlar olarak ikiye ayrılmış. Motor kullananlar, kavrama becerilerinde gelişme göstermelerinin yanı sıra, iş yerinde daha az hata yaptıklarını ve daha mutlu olduklarını da belirtmiş.
Gün boyunca su için. Su içmenin vücut için ne kadar faydalı olduğu ortada. Yakın zamanda yapılan bazı araştırmalar ,  gün boyu su içmenin vücuda olan faydasının yanı sıra; vücudun sıvı dengesini ayarlayarak, oksijen ve besinleri beyne daha etkin şekilde taşıdığını gösteriyor.

Dizi ve seriler içeren hafıza egzersizleri yapın. 
Psikolog Susanne Jaeggi tarafından zekayı geliştirmek için geliştirilen bu egzersizleri (dual n-back), birçok oyunda ve çeşitli iPhone uygulamalarında (Brain Workshop, IQ Boost gibi) bulabilirsiniz.Yeterli uyku alın
. Her gün yeterli uykuyu almak (bünyeye göre değişmekle beraber ortalama 7-8 saat), beynin gün içerisinde yaşananları işleyerek hafızayı güçlendiriyor ve nöronların daha etkin şekilde çalışmasına yardımcı oluyor. Zekanızı uykuyla güçlendirebilmek için; kendiniz için optimum uyku süresini bulmanız, sağlıklı bir uyku için spor yapmanız ve yatmadan önce kafein ve alkol alımını durdurmanız gerekiyor.
Yabancı dil öğrenin. Birçok araştırma, yabancı dil öğrenmenin genç yaştakiler için önemine odaklanmış olsa da, herhangi bir yaşta yeni bir dil öğrenmek; beynin yeni nöron bağlantıları kurmasını sağlayarak, beyni daha etkin kullanmaya ve zekanın artmasına yardımcı oluyor.
Transandantal meditasyon yapın. Transandantal meditasyon, uygulayıcılarının sesi ve zihni bir araya getirerek huzur ve mutluluk sağlayan mantraları okurken, gözleri kapalı bir şekilde oturması şeklinde uygulanıyor.Araştırmalar, Transandantal meditasyonun lise ve üniversite öğrencilerinin performansını arttırdığını gösteriyor.
Hafızanızı zorlayın. Şehirdeki tüm sokakları ezbere bilmesi gereken taksiciler, bu madde için iyi bir örnek olabilir. Araştırmalar, taksi şoförlerinin, hafıza kullanımı ve zekayı arttırıcı şekilde, normalden daha büyük hipokampüsleri olduğunu göstermiş.

Satranç oynayın.
 Satranç oynamayı bilmiyorsanız, öğrenmekle başlayabilirsiniz. Öğrencileri satranç oynamaya teşvik ederek zekalarını ve problem çözme becerilerini geliştirmeye yönelik araştırmaların yanı sıra, yetişkinler için de uygulanabilecek eğlenceli bir yol biliniyor.Bulmaca çözün
. Düzenli olarak bulmaca çözmek,  zihni açık tutmasının yanı sıra, bunamayı da önlüyor. Eğer yeterince iyi olmadığınızı düşünüyorsanız, kolay olanlardan başlayıp, gittikçe zorlaştırmayı deneyebilirsiniz.
YaşlanmakAraştırmalar, insan beyninin yaşlanmasıyla, belli süreçlerin zekayı geliştirecek şekilde ilerlediğini ortaya koymuş. Yaşlı beyinler, daha çok şey öğrenip daha karmaşık süreçlerden geçtikleri için; beynin iki lobu, birbiriyle daha etkili şekilde çalışmaya başlıyor. Sonuç, 40’larına gelimiş kişilerin beyinleri en yüksek etkinlikle çalışarak, saha bilge ve zeki olmalarına yardımcı oluyor.
Neler yemelisiniz?
Dengeli ve düzenli beslenme, vücut sağlığımız için olduğu kadar, beynimiz için gerekli. Aşağıda listelenen besinler ise, beyin fonksiyonlarını korumada ve zekayı arttırmada daha etkili.
B Vitamini. B vitamini, hafızayı güçlendiriyor ve modu yükseltiyor. Araştırma sonuçları, B vitamini eksikliğinin yetişkinlerde zihinsel faaliyetlerin düştüğünü gösteriyor. Muz, hindi, balık, fasulye, mercimek ve patates gibi B vitamini bakımından zengin besinleri diyetinize eklemenizde fayda var.
E VitaminiE vitamini, antioksidan olarak çalıştığı için beyin sağlığınızı korumanıza yardımcı oluyor. Ayrıca depresyon düşürücü ve Alzheimer’ı yavaşlatıcı etkisi olan E vitaminini, fındık, lifli yeşil bitkiler, kivi ve mangoda bulabilirsiniz.

Balık yağı
. Araştırmalar omega-3 yağ asitleri bakımından zengin olan balık yağının, beynin çalışmasına en etkili şekilde yardımcı olan yağ olduğunu gösteriyor.Kahvaltı
Kahvaltı günün en sağlıklı öğünü olarak bilinir. Yakın zamanda yapılan araştırmalarla, beyin için de en etkili öğün olduğu kanıtlanmış. Her gün kahvaltı etmek, odaklanma becerisini, hafızayı, yaratıcılığı ve genel performansı arttırıyor.
Yapay renklendirici ve tatlardan uzak durmak. New York’ta bir milyon öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, yapay tatlandırıcı ve renkler içermeyen besinler tüketen öğrencilerin, IQ ortalamalarının, diğerlerinin %14 kadar üstünde olduğunu göstermiş. Doğal besinler tüketmek, sadece vücudunuz değil, beyniniz için de etkili.
Avokado. Avokado iyi yağlar olarak bilinen tekli doymamış yağlar içerdiğinden, kan dolaşımını arttırıyor. Artan kan dolaşımı etkisiyle beyni güçlendiren avokado, aynı zamanda kan basıncının dengelenmesini sağlayarak bilişsel yetenekleri de geliştiriyor.

Antioksidanlar
. Antioksidan bakımından zengin yiyecekler tüketmek vücuttaki serbest radikallerle savaşarak; odaklanma becerinizi, problem çözme kabiliyetinizi ve hafızanızı güçlendiriyor. Kırmızı renkli meyveler ve enginar, antioksidan içeren lezzetli besinlerden.Saf yeşil çay
. Parlak yeşil renkteki, yeşil  çay tozu olan “matcha”, zihnin açık kalmasını sağlıyor ve odaklanma becerisini arttırıyor. Sağlıklı olması da cabası.
Ginkgo Biloba. Antik çağlarda kullanılan bu bitki, beyne kan akışını arttırarak, bunamayı geriletiyor, kısa süreli belleği güçlendiriyor ve odaklanma kabiliyetini arttırıyor.
Et ve balık. Et ve balık tüketimi, vücudunuzun ihtiyacı olan kreatini sağlayarak, hafızayı ve zekayı güçlendiriyor. Kreatin alan sporcuların ve öğrencilerin, fiziksel ve zihinsel faaliyetlerde daha etkili oldukları kanıtlanmış olsa da; takviyeler yerine et ve balık tüketerek doğal yollarla almak daha etkili.
Ginseng. Doğu ülkelerinde zihinsel uyarıcı olarak kullanılan ginseng, Baylor College’da yapılan bir araştırmaya göre, beyni de koruyor. Aynı zamanda Huntington’s ve Parkinson gibi hastalıkların etkisini arttıran toksinlerle de savaşıyor.


Tarihte Coca Cola ? Şirket Tarihinin Bir Özeti

Coca Cola'nın tarihi, John Pemberton'ın yeni bir cocawine için orijinal tarifi icat ettiği 1885'e kadar uzanır. Adını, Angelo Mariani tarafından üretilen popüler bir cocawin olan Vin Mariani'den ilham alındığı sanılan Pemberton'ın Fransız Şarabı Coca koydu. Pemberton orijinal cocawine'den bir yıl sonra, Fultın ilçesinde yasak çıkınca alkolsüz versiyonu Coca-Cola'yı geliştirdi. Karbonatlı su daha sonra yanlışlıkla, Pemberton bir arkadaşı için içecekleri karıştırırken, eklendi. Arkadaşları bu yeni tadı sevmişti, bu yüzden yeni formülü bu şekilde değiştirdi.

Coca-Cola'nın birçok hastalığı iyi ettiği söylenirdi, baş ağrısı, halsizlik, güçlü morfin bağımlılığı gibi. 1888'de Coca-Cola'nın, üçü de farklı şirketler tarafından satılan üç versiyonu pazardaydı. Bir şirket, Candler, Woolfolk Walker'dan, John Pemberton'dan ve Margaret Dozier'den Coca-Cola formülünün özel haklarını satın aldı ve rekabeti bitirdi.

Bu, Coca-Cola tarihindeki ilk kırılmayı yarattı. Candler 1892'de Coca-Cola şirketini kurdu ve ürünü pazarlamaya başladı. İçecek, 50. yıldönümünde ABD'nin ulusal ikonu olma statüsünü kazandı. 1894'ten itibaren şişelerde, 1895'ten itibaren konservelerde satılmaya başladı. 1899'da, Chattanooga, Tennessee Coca-Cola şişeleme fabrikasının ilk sitesi oldu.

Pemberton'ın orijinal formülünde, her galon şurupta beş ons coca yaprağı vardı (kokain). Candler formülü değiştirdiğini ve formüldekinin onda biri kadar koyduğunu iddia etti. Coca-Cola bir zamanlar her bardakta yaklaşık dokuz miligram kokain ihtiva ediyordu. Ta ki 1903'te bu, içecekten tamamen kaldırıldı, ve coca aromasıyla değiştirildi.

New Coke 1985'te Coca-Cola orijinal formülü değiştirmeye yeltendiğinde çıktıç Çoğu tüketici orijinal Coca-Cola'nın tadını tercih ediyordu, ve birçoğu da şirket eski orijinal formüle geri dönene kadar ürünü satın almayı bıraktı. Tüketicilere orijinal formüle geri dönüldüğünü göstermek için ismi Coca Cola Classic yapıldı.

21. yüzyılda, Coca-Cola tarihi pazarda başka bir sıçrayış daha yaptı. Şirket 2005'te yapay tatlandırıcılarla şekerlendirilen Diet Cola'yı çıkardı. 2005'in sonlarında ismi Coca-Cola Zero yapıldı, aspartam ve asesulfam potasyumla tatlandırılmıştı. O zamandan beri, şirket küçük değişikliklerle aynı Coca-Cola formülünü barındıran farklı ürünler üretti. Coca-Cola şimdi dünya çapında 200'den fazla ülkede satılmakta. Coca-Cola şirketi birçok olaya sponsorluk yapıyor, Olimpiyatlar, NASCAR, gibi. İngiltere'de futbol liginin ana sponsoru durumunda. Ayrıca birçok televizyon programında da göze çarpıyor.

Coca-Cola tarihi Pemberton orijinal tarifi icat ettiğinden bu yana epey yol aldı ve hala da ilerlemeye ve büyümeye devam ediyor. Pazarın başı çeken yumuşak içeceklerinden biri olması hiç de sürpriz değil.

Mısır firavunları, Kraliçe ve Hazine Avcıları

Eğer bir hırsız veya soyguncu iseniz hayatınızı kazanmak için birçok fırsatınız vardır. Genellikle bir cep telefonuna, birkaç liraya ve bazen de yepyeni bir araca razı olursunuz. Ama eğer 3000 küsur yıl önce Mısır'da yaşamış olsaydınız, 1950 civarında yukarı Mısır'da kalbiniz müthiş şekilde gerilirdi. Krallar Vadisi.

Normal bir Mısırlı için firavunun bedeninin onun için özel olarak inşa edilmiş yerde huzurlu bir şekilde yatmasının önemli olduğunu bilirdiniz. Dinlenme yeri, onun ihtiyaç duyabileceği her şeyle donatılmış olurdu. Altın ve diğer değerli hazineler yakına yerleştirilirdi. Bir soyguncu için tek dert olan oraya bir şekilde girebilmek ve zengin bir adam olarak çıkabilmekti.

Tabutları soygunculara karşı korumak için sarf edilen bütün eforlar boşa gitti. Bildiğimiz kadarıyla ölümünden 15 sene kadar sonra Tutankamon'un tabutu açılmıştır. En vahşi hayallerinizin bile ötesinde olan zenginlik orada sizi bekliyordu. Soyguncular girer girmez altın, gümüş ve diğer hazineler atladılar. Güneş doğmadan önce, taşıyabileceklerinden daha fazlasını yanlarına almışlardı.

Ve gerisini alabilmek için ilgilerini çekmeyen şeyleri yok etmeye başladılar. Oradan ayrıldıklarında, bazen firavun bile, neyi yok ettiklerini bilmeyen adamlar tarafından çözülmüş ve rezil bir şekilde bırakılmış olurdu.

Birkaç insan, ana olarak rahipler, bulunan bedenleri başka tabutlara naklettiler ki, huzur içinde yatabilsinler. Fakat soyguncular, geriye tek bir çözüm kalıncaya dek devam ettiler. Mumyaları Krallar Vadisi'nden taşımak.

Deir el Bahari uçurumlarında, mumyalara ebedi istirahatı sunabilmek için bir tabut yapıldı. Altınları olmayınca soyguncular mumyalara hiç ilgi duymuyordu. Mükemmel bir çözümdü, ta ki bir gün tabutun yeri kaybolana kadar. Burada 13 mumya, keşfedilene kadar tam 3 bin yıl boyunca saklı kaldılar. Bütün bu zaman boyunca sadece tek bir firavun rahat kaldı. Gözlerine ışık parlayan ilk zaman 1922'de, Carter onu bulduğundaydı.

Okumayı Geliştirmenin Yolları ? Daha Hızlı ve Daha İyi Okuma Becerileri İçin Tavsiyeler

Okumak bir insanın kelimeleri, düşünceleri ve fikirleri bir kağıt üzerinden, okuyucunun zaten bildiği bir şeye bağlamanın bir yoludur. Eğer okuyucu konu hakkında hiçbir şey bilmiyorsa, o zaman bir metni okumak daha zorlayıcıdır ve genellikle okuyucu metinden pek bir şey kazanmaz. İşte okumayı geliştirmenin birkaç ipucu.

1. Etrafınızdaki dünyaya dair daha fazla şey öğrenin. Okuyucunun bilgi zeminini çeşitli kaynak materyaller okuma aracılığıyla genişleterek, okuyucu daha güçlü bir bilgi birikimine sahip olur. Ellerindeki bu bilgi birikimiyle okuyucu metni okurken daha fazlasını kazanır, bu da okumayı ve akılda tutmayı kolaylaştırır.

2. Okuduğunuz şeye dikkatinizi verin. Okuyucular metne olan dikkatlerini, konsantrasyonlarını ve verimliliklerini kontrol altında tutabilirler. Okuduğu şeye dikkatini vermek okuyucunun bir fikri veya önemli bir bilgiyi kaçırıp kaçırmadığını anlamasına yardımcı olur. Okuyucu bir kere metne dikkatini vermeyi öğrendi mi, geriye dönüp bilgilerin üstünden geçmesi ve daha iyi anlaması da mümkün olur, ki bu da okumayı geliştirir.

3. Kelime bilginizi arttırmak için uğraşın. Ortalama olarak bir insan 25 bin kelime bilebilir, üniversite mezunlarında bu 35 bin kelime olabilir. Daha fazla okuyarak ve bilinmeyen kelimeleri sözlükten bakarak okuyucu, okumasını daha da geliştirebilir. Bu da okuyucunun daha fazla okumasına ve daha fazla bilgi edinmesine yardımcı olur.

4. Bir insan ne kadar okursa, okuma becerisini geliştirmesi de o kadar kolaylaşır. Daha fazla okudukça okuyucu Türkçe dilinin yazımda kullanılan yapılarına daha aşina olacaktır. Bu da okuyucunun metnin genelini olduğu kadar parçaları da daha iyi ve büyük bir kolaylıkla anlamasını sağlayacaktır.

5. Soru sormaktan korkmayın. Eğer okuyucu bir çocuksa veya öğrenciyse, metinde geçen bilgilere dair soruları sınıf arkadaşlarına veya öğretmenlere sormak daha kolaydır. Okuyucu yetişkin olup okulla bağlarını kopardığındaysa bu biraz daha zordur. İnternet üzerinden, Google gibi, okuyucunun üzerinden geçtiği parçaya dair sorular sormak okumayı geliştiren şeylerdendir.

6. Bir romanı veya edebi eseri tam anlamak için bir kere okumak ya nadiren yeterli gelir ya da hiçbir zaman. Bir kitabı tekrar okumak parçanın daha zengin bir şekilde anlaşılmasına ve parçadaki önemli gerçeklerin özetlenmesine yardımcı olur. Tekrar okumak aynı zamanda okuyucunun metni zaten okuduğunu ve ikinci defa okumanın metni değerlendirmek için okuyucuya daha fazla zaman sağlayacağını, daha fazla ayrıntı öğreteceğini garanti altına alır ve okuyucu meselenin ayrıntılarını ve verilen bilgileri daha iyi kavrar.

30 Nisan 2016 Cumartesi

İnsandaki Şaşırtıcı Gerçekler

Tıp dünyasının pek bilinmeyen bazı şaşırtıcı gerçekleri bir almanakta toplandı.

İtalyan La Stampa gazetesinde çıkan habere göre, Irving Wallace, David Wallechinsky ve Amy Wallace tarafından kaleme alınan almanakta, tıbbi bir takım gerçekler okuyucuyla buluştu.
İşte bunlardan bazıları şöyle:
- Her insan yaşamı boyunca 22 kilogram deri kaybediyor.
- Her bin bebekten biri tek dişle doğuyor.
- İnsanın kromozom sayısı 46, bezelyeninki 14 ve tatlı su istakozu da denilen kerevitinki ise 200.
- İnsan vücudundaki damarların uzunluğu yaklaşık 96 bin kilometre
- İnsan açlıktan önce uykusuzluktan ölüyor.
- Her 20 kişiden birinin ve çoğunlukla da erkeklerin kaburga sayısı 1 fazla.
- İnsanın saç teli sayısı yaklaşık 100 bin.
- Kalp günde ortalama 100 bin kez atıyor.
- Ceninler rock müziğine ve yüksek sese tekme atarak tepki gösteriyor.
- 300 kemikle doğan insanoğlunun yetişkinliğinde bu sayı 206'ya düşüyor.
- Sağlıklı bir insanın tırnağının tam olarak gelişmesi 4-6 ay sürüyor.
- Diş minesi insan vücudundaki en sert madde.
- Böbrekler kanı günde 300 keze kadar filtreliyor.
- Parmaklar ortalama bir hayat boyunca yaklaşık 25 milyon kez kıvrılıp açılıyor.

Atom Bombası Hakkında Bilinmeyenler


Atom bombasını ilk kez yapmayı başaran ABD, ilk atom bombasını 16 Temmuz 1945'te New Jersey eyaletindeki Alamogordo hava üssünde patlattı. Bu patlamada inanılmaz derecede kuvvetli bir ışık16 km uzaklardaki dağları bile aydınlattı. Ateşten bir top 12,000 metreye yükseldi.

İkinci Dünya Savaşı’nda, savaş amacıyla kullanılan ilk atom bombası, 6 Ağustos 1945'te Japonya’da Hiroşima şehrine atıldı. Patlamada 66,000 kişi öldü, 69,000 kişi de yaralandı. Üç gün sonra Nagasaki’ye atılan atom bombası ise 37,000 kişiyi öldürdü, 40,000 kişiyi yaraladı.

Atom bombası patlatılınca, bir sarsma dalgası meydana gelir. Bu dalganın hızı ses hızından yüksektir. Atom bombası, genel olarak bu sarsma dalgasının etkisini artırmak için yerden yüksekte patlatılır. Bu dalga yere çarptıktan sonra yeniden yukarı doğru sıçrar. böylece aşağı doğru inip çıkan yeni sarsma dalgalarının oluşmasına yol açar.

Diğer yandan bombanın patladığı yerdeki hava ısınır; büyük bir hızla genişleyerek bir boşluk meydana getirir. Bu boşluğu doldurmak için hücum eden soğuk hava, şiddetli bir kasırgaya yol açar. Böylece atom bombası, iki yönden yakıcı, yıkıcı bir kuvvetle binaları devirir, canlıları öldürür.

DUNYANİN EN üNLü KALP DOKTORLARINDAN MEHMET ÖZ'üN ARABASINI TAMİR EDEN KİŞİYE VERDİĞİ İLGİNÇ YANIT...

DUNYANİN EN üNLü KALP DOKTORLARINDAN MEHMET ÖZ'üN ARABASINI TAMİR EDEN KİŞİYE VERDİĞİ İLGİNÇ YANIT...
Dunyanin en unlu kalp doktoru Mehmet Öz'ün arabasi bozulmus,
arabasini
tamire goturmus.
Tamirci  arabasinin kaputunu acmis ve Mehmet Öz'e donerek :

Size bir sey  soracagim. Nerede ise ben ve siz ayni isleri yapiyoruz.
Mesela ben simdi itina ile kaputu acacagim bir bakista problemin nerede
oldugunu anlayacagim, kapakciklari temizleyecegim, gerekirse kablolari,
motor yagini degistirecegim, hatta cok gerekli ise motoru cikarip
yerine yenisini takacagim.

Soylesenize nasil oluyorda siz milyon dolarlar
kazaniyorsunuz ama ben metelige kursun atiyorum ?

Bunu uzerine Mehmet Öz  tamircinin kulagina
egilmis ve soyle demis:

Bunlarin hepsini motor calisiyorken yapmayı
denesene !....

Erkeklerde Aşık Olma Belirtileri

Erkeklerde Aşık Olma Belirtileri
1-Sevdiği kadının olduğu yerde tüm dikkati sevdiği kadındadır. Aralıklı ama düzenlü göz kontağı kurar.
2-Konuşurken kolunuza ve omzunuza dokunur. Ama sanki bunu arkadaşmışta samimiyetten yapıyormuş gibi bir hava vermeye çalışır.
3-Sık sık saçlarını düzeltme hareketi yapar.
4-Sık sık kravatanı düzeltir. Eli kravatındadır.
5-Yürürken ben olduğumdan fazlayım yada buyum anlamında sürekli bir kasılma hali vardır.
6-Konuşurken sizle had safhada iligilendiğini belli etmek adına ve hatta sizi hissetmek adına adeta üzerinize abanır.
7-Başparmak kemere gider ve kemere baş parmağını asar.
8-Eli sık sık çenesine gider.
9-Size bakarak konuşurken gözlerini kısar.,
10-Öyle şaklabanlıklar yapar ki inanamazsınız. Bu size kendini sevimli ve vazgeçilmez göstermenin bir yoludur.
11-Yumuşak ve hafif sesle konuşur, yaşlılara yardım eder, çocukların topunu atar. Yani bak ben senin isteyeceğin tipte nazik ve centilmen bir erkeğim mesajı vermeye çalışır.
12-Aşk şarkıları dinler, çoğu zaman slow dur. Ama zaman zaman hareketli parçalara da kayma olur.
13-Uyku düzeni bozulmuştur. Az uyur. Az yemek yer. Alkol kullanıyorsa dozu artırır.
14-Garip bir cesaret içersine girer. Olur olmaz yerlerde sesli şarkılar söylemeye başlar.
15-Size gizli gizli şiirler yazar. Bunu okumaya utanır. Ancak bir yandan da yüreği ne kadar sevdiğini görmeniz açısından şiirini bir şekilde bilmenizi ister.
16-Sizin dışınızda tüm Dünya yı adeta siler. En yakın arkadaşarı, ailesi veya kariyeri sizden artık önemli değildir. Bunu gerektiğinde tereddüt etmeden vurgular.
17-Arkadaşlarına hiç çekinmeden aşık olduğunu söyler. Hatta aşk hikayeleri anlatır ve bunlara kulak kesilir. İşin sonunda lafı bu bağlamda arkadaşalrından alır.
18-Sevdiği kızın yanındaki tüm insanlara sevsin sevmesin cana yakın ve sevecen davranır.
19-Başka kızlar dikkatini fazla cezbetmez. Alıcı gözüyle bakmaz. Erkeklik olsun diye şöyle bakıp geçer.
20-Yaptığı işe ve etrafına konsantre olamaz.
21-Sevdiğinin dikkatini çekmek için elinden geleni yapar. Bazen bunu yaparken komik durumlara düşer.
22-Sevdiği kız gelince eli ayağına dolanır, dili sürçer dikkat ettikçe hata yapar.
23-Sevdiğinin adını veya adının baş harflerini bir yere karalar.
24-Spor kıyafetler alarak genç ve dinamik olduğunu, takım elbise giyerek ciddi  ve kariyerli olduğunu göstermeye çalışır. Tabi doğal olarak bu evrede alışveriş merkezleriniz ziyaret etme frekansı artar.
25-Evden çıkarken aynaya yıllardır bakmayan adam, ayna karşısında bazen saatlerini geçirir.
26-Arkadaşlarının sık sık içmeye davet ederek, yada onların bu tür davetlerine eksiksiz iştirak ederekl ilk fırsattta sizi ne kadar sevdiğini söylemeyip rahatlar.
27-Başına gelen her olayı çok önemliymiş gibi sizinle paylaşır.
28-Telefon çaldığında yada mesaj geldiğinde anında koşup cevap verme yada mesajı kontrol etme isteğindedir.
29-Sevdiği ile konuşurken avuçları terler, kızarır kap atışları hızlanır.
30-Kışkançlık tripleri ve küsmeleri sık sık kendi ruhunda yaşanır.
31-Sevdiği kızın etrafında ki tüm erkekleri analiz eder. Sevdiği kızın  Günaydın dediği adama bile potansiyel bir rakip gibi bakarak mutlaka hakkında data toplamaya çalışır. Sevdiği kızın ağzını arar. -Kim bu diye cümleye başlar :)
32-Sevdiği kızı görünce midesinde kelebeklerin uçuştuğunu hisseder.
33-Sevdiğini bir an bile görünce bu ona günlerce yeteceğinden, bunun için fırsat kollayıp bahaneler yaratır.
 

Kadınlarda Aşık Olma Belirtileri


Kadınlarda Aşık Olma Belirtileri



Kadınlarda aşık olma belirtileri1-Saçıyla oynama ( Gözlerinizin içine bakarak genelde saçla oynama )
2-Kalabalık bir ortamda dikkatini size verir.
3-Ortamda sadece siz varmışsınız gibi davranır, sizle ilgilenir
4-Konuşurken gözlerinizin içine bakar (gözlerinze bakarken sıradan değil, derin bir ilgi vardır.)
5-Konuşma haricinde ise gözlerinize bakmaktan kaçınır ama suratında tebessüm vardır.
6-Anlamsız esprilerinize bile güler .
7-Uzaklara dalıp dalıp gider.
8-Yanınızdan geçerken bir tebeesüm ediyor ama yüzünüze bakmıyorsa,
9-Arkadaş ortamında laflara katılmaz, sizi düşünür.
10-Arkadaşlarına sevdiği erkeği ve özelliklerini anlatır.
11-Dikkat son derece dağınıktır. Arkadaş ortamında odaklanamaz. Sözler geç fark edildiğinden yüzde hemen bir tebessüm belirir.
12-Günlük 2 saat olan makyaj süresinin 3,5 saate çıkması.
13-Sürekli fal baktırma.
14-Giyimine çok dikkat eder. Giydiği elbiseyi bir kaç defa düşünür.
15-Giydiğini beğenmeyerek alışveriş merkezlerine sürekli ziyarette bulunma.
16-Slow müzik dinleme dönemi başalmıştır. Eğer ilişki başlamış ise hareketli müziklere geçilir.
17-Ufak tefek sakarlıklar söz konusu olabilir.
18-Başka erkeklere dikkatini veremez ve hatta bakmaz.
19- Bazen gereksiz yerlerde size kapris yapabilirler.
20-Bazı bayanlar ise bunu inkar yoluna gidebilir. Aşka inanmadıklarını söyleyip, bir süre sonra aşık olduğu adamı düşündüğünü gözlemleyebilirsiniz. Hatta bunu abartıp sevdiği erkeğe nazik davranmayanlar bile olabilir. Ama bu davranıştan bir süre sonra utanıp kızardıklarını görebilirsiniz.

29 Nisan 2016 Cuma




Bilgisayar Hızını Optimize Etmek ? Üç Basit Adım


Bilgisayarınızın hızını iyileştirmek için birçok yol mevcuttur. Ne var ki, yapılacak en iyi şey her zaman için temel şeylerdir ki bunlar aynı zamanda en basit adımlardır. Bilgisayarınız eski veya yeni olsun, bu üç basit adım en başta yapmanız gereken şeyler.

Bilgisayar hızını iyileştirmede ilk adım ' sabit diskinizi temizlemek. Bütün çalışan makineler gibi, bilgisayar da temizken daha iyi çalışır. Bir bilgisayar söz konusu olduğunda, dijital olarak temizse daha iyi çalışır. Bunu söyledikten sonra bilgisayarınızın sabit diskini temizlemeniz gerektiğini ekleyelim. Üç aydan daha uzun bir süredir dokunulmamış herhangi bir kullanılmayan dosyanın gitmesi gerekir.

Bu, üç aydan daha uzun süredir erişilmemiş her belge, resim, müzik, video ve bütün diğer dosyaların sabit diskinizden silinmesi gerektiği anlamına gelmektedir. Eğer bu dosyalardan bir kısmını tutmak istiyorsanız, bunları CD'ye çekin. Onları sabit diskinizde saklama alışkanlığından vazgeçin.

Ayrıca sisteminiz tarafından artık kullanılmayan dosyaları da sistemden uzaklaştırmak için Disk Temizleme aracını kullanmalısınız. Bu kullanılmayan sistem dosyaları, birkaç GB boyuta bile ulaşmış olabilirler. Bu yüzden onları kaldırdığınızdan emin olun.

Bilgisayar hızını iyileştirmede ikinci adım ' kullanılmayan uygulamaları kaldırın. Bazı uygulamalar bilgisayarınız açılırken bir takım programlar çalıştırırlar ve bu da bilgisayarınızın açılmasını güçleştirir. Dahası, bunlardan bazıları bilgisayarınızın kaybetmemesi gereken bazı değerli sistem kaynaklarını da tüketirler.

Bu yüzden bu uygulamalardan kurtulmak için Program Ekle/Kaldır aracını kullanın.

Bilgisayar hızını iyileştirmede üçüncü adım ' diskinizi birleştirin. Eğer üçüncü adımı atlarsanız, ilk iki adımın hiçbir anlamı kalmaz. Ve üçüncü adımın size verebileceklerini maksimize etmek için ilk iki adımı da ihmal etmemelisiniz. Disk birleştirme, bilgisayar hızını iyileştirmede gerçekten de çok önemli bir yer tutmakta. Zamanla bilgisayarınızdaki dosyalar parçalara ayrılacak ve sıraları bozulacak, bu da sisteminizin dosyaları bulmasını güçleştirerek, bu arada geçen zamanı uzatacaktır.

Bu yüzden dosyalarınızı tekrar sıraya koyun, ayda EN AZ BİR KERE Disk Birleştirme aracını çalıştırın. Bu, bilgisayar hızınızın her zaman optimize olacağını garanti eder.

Bilgisayar Almak İçin Beş İpucu



Bilgisayar almak büyük bir mesele olabilir, özellikle de teknoloji acemileri için. Bazıları ne alacağına ve hangi modellere bakacağına dair fikir sahibi olabilir ama ilk bilgisayarını alan biri için bu, yıldırıcı bir iş olabilir. Birçok marka, model ve özellik seçeneklerine bakarak sizin için en iyinin hangisi olduğuna nasıl karar verirsiniz' En iyi bilgisayar için bazı tavsiyeler olsa da, bu cevap ne yardımcıdır ne de somuttur ve gerçekte mağaza çalışanına hiçbir şey ifade etmez.

Bilgisayar alma İpuçları:

1- Bilgisayar Ne İçin Kullanılacak ' En önemli mesele bilgisayarın ne için kullanılacağıdır. Eğer temel olarak internette gezinti yapıp, e-posta gönderip, basit kelime işlem programlarını kullanacaksanız, temel özelliklere sahip basit bir bilgisayar işinizi görecektir.

Fakat eğer bilgisayarı eğlence için, oyun oynamak, çok sayıda müzik depolamak için alıyorsanız, yüksek miktarda RAM, iyi bir ekran kartı ve büyük bir sabit diskin yanı sıra son sistem bir işlemciye ihtiyacınız olacaktır.

Eğer bir video veya dijital ortam hayranıysanız, büyük video ve resim düzenleme yazılımlarını çalıştırmak için yine son sistem bir makineye ihtiyacınız var demektir.

2- Bütçenizi Kararlaştırın ' Alışveriş yaparken en iyisini ve en yenisini almak kolaydır. Ama genellikle en pahalı bilgisayarlar, ihtiyacınız olmayan özellikler barındırır ve bunlara boş yere para vermiş olursunuz. Bütçenizden şaşmayın ki daha sonra pişman olmayasınız.

3- Bütün Çevre Birimlerine Sahip Bir Sistem Alın ' Her bilgisayar dört bileşene ayrılabilir: İşlemci, monitör, klavye ve fare. Bunların hepsini barındıran tam bir sistem almak en iyisidir, çünkü daha ucuza mal olur.

4- Alabildiğiniz En Büyük Monitörü Alın ' Bu, fazladan para harcamanıza değecek bir alandır. Daha büyük monitörleri kullanması daha kolaydır, göze daha iyidir ve eğer bilgisayar başında uzun zaman harcamayı düşünüyorsanız daha eğlencelidir, inanın bana mesele bilgisayar monitörleri olduğunda ne kadar büyükse o kadar iyidir.

5- İnternetten Fiyat Araştırın ' Eğer mağaza ve internet fiyatlarını karşılaştırırsanız, internet fiyatlarının ucuzluğuna şaşırabilirsiniz. Aslında, en hızlı işlemci, en hızlı modem, en çok bellek, en büyük sabit disk gibi şeyleri, mağazadaki standart ürün fiyatına bulabilirsiniz. Bazıları internet alışverişinin güvenilirliğinden şüphe duysa da gerçekte binlerce insan elektronikten otomobile kadar pek çok şeyi internet üzerinden almaktadır, yani bu güvenlidir, özellikle müşteri yorumları ve puanlama gibi özelliklerin olduğu tanınmış sitelerden alışveriş yapıyorsanız.


Son 25 Yılın En İyi 20 Korku-Bilim Kurgu Filmleri




Imdb sitesinin 23 Nisan 2016 tarihinde yaptığı bir araştırmada en çok oy ve en yüksek puan alan korku, bilim-kurgu filmleri listelenmiş. Bakalım bu son 25 yılın en sevilen 20 korku, bilim-kurgu filmleri nelermiş...

1. Alien³ (1992) ve Prometheus (2012) – Puan: 6.4 ve 7.0


Alien (1992) - Puan: 6.4 - Fragman

Yönetmenliğini Ridley Scott'ın yaptığı 1979 yapımı bilim kurgu filmi. Yaratık'ın tasarımını İsviçreli garip tasarımcı H.R. Giger yapmıştır. 
1980 yılında En İyi Sanat Yönetimi ve En İyi Efekt dalında Akademi Ödülleri'ne aday olan film, Efekt dalında bu ödüle layık görülmüştü. 
"Yaratık", 2002 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.
Prometheus (2012) - Puan: 7.0 - Fragman


Alien yönetimi Ridley Scott, senaristliğini Jon Spaihts ve Damon Lindelof'un yaptığı, başrollerdeNoomi Rapace, Michael Fassbender, Guy Pearce, İdris Elba, Logan Marshall-Green ve Charlize Theron gibi isimlerin oynadığı 2012 yapımı bilim kurgu filmi. 21. yüzyıl sonlarında doğru, birkaç antik kültürün eserleri arasında keşfedilen yıldız haritaları Prometheus mürettebatının ilgisini çekmektedir. İnsanlığın kökeni arayan mürettebat farklı bir gezegene gelerek insan ırkının yok olmasına neden olabilecek bir tehdidi keşfeder.

2. Daybreakers (2009) – Puan: 6.5





Daybreakers (2009) – Puan: 6.5Fragman
Sene 2019'dur. Gizemli bir salgın yeryüzünü kasıp kavurmuş, dünya nüfusunun çoğunluğunu vampire dönüştürmüştür. İnsan ırkı artık tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan ikinci sınıf bir türdür. Vampirler tarafından avlandıkları ve soyları tükenesiye dek çiftlik hayvanı gibi beslendikleri için gizlenmek zorundadırlar.Şimdi her şey, insan kanıyla beslenmeyi reddeden vampir araştırmacı Edward Dalton'ın elindedir. Dalton vampirlerin açlığını gidererek kalan az sayıda insanın hayatını kurtaracak, kana alternatif bir maddeyi mükemmelleştirmeye çalışmaktadır. Ama zaman ve umut tükenmektedir ta ki Ed, kendisini sarsıcı bir tıbbi buluşa götüren sağ kalmış insan Audrey'yle karşılaşana dek. Bu sayede gerek insanların gerek vampirlerin, uğrunda ölecekleri bir bilgiyle donanan Ed'in insan ırkının kaderini belirleyecek savaşta kendi ırkına karşı mücadele vermesi gerekecektir...

3. 30 Days of Night (2007) – Puan: 6.6



30 Days of Night (2007) – Puan: 6.6 - Fragman
Alaska'nın ücra bir köşesindeki Barrow kasabası her kış, 30 gün boyunca, zifiri karanlığa gömülür. Çoğu kasaba sakini güneye yöneldiği için hüzünlü bir dönemdir bu. Bu kış, ortaya gizemli bir grup çıkar: Bu grup, kasabada kalan insanlarla beslenmek için son bulmayan bu karanlıktan faydalanmayı beklemektedir. 
Barrow Şerifi Eben (Josh Hartnett), ayrı yaşadığı karısı Stella (Melissa George), ve sayıca gitgide azalan hayatta kalanlar grubu tekrar gün ışığına kavuşana dek ayakta kalmak için ellerinden gelen her şeyi yapmak zorundadırlar...

4. Event Horizon (1997) – Puan: 6.7



Event Horizon (1997) – Puan: 6.7 - Fragman
Yıl 2047'de bir araştırma ekibi görev sırasında kara delikte kaybolur. Ancak gemi bi süre sonra geri döner hem de son derece ölümcül olarak.
"Ufuk Faciası"nda Sam Neil, son derece zeki ama bir o kadar da sorunlu bir bilimadamı olan Dr. William Weir rolünde. Yıllar önce, Güneş Sistemi'nde keşifler yapmak için yola çıkan ama bir daha haber alınamayan Event Horizon adlı uzay gemisini dizayn eden Dr. Weir, aradan yedi yıl geçtikten sonra uzaydan gelen bir yardım isteme sinyali aldığını ve geminin Neptün gezegeni yakınlarında yeniden görüldüğüne işaret ediyor. Bu sinyal üzerine Event Horizon'ı kurtarmak amacıyla kısa adı USAC olan Birleşik Devletler Uzay Komutanlığı tarafından bir operasyon düzenleniyor. Uzayın derinliklerine açılan Dr. Weir ve kurtarma ekibinin üyeleri kazazedeleri ararlarken esrarengiz uzay gemisinin içindeki korkutucu sırlarla yüzyüze geliyorlar.

5. Resident Evil (2002) – Puan: 6.7



Resident Evil (2002) – Puan: 6.7 - Fragman
Son günlerin popüler video oyun serisi Resident Evil'ı konu alan bu hareketli ve heyecan yüklü filmin başrollerinde Milla Jovovich (Alice), Michelle Rodriguez (Rain) ve Eric Mabius (Cruel Intentions) var. 
Filmde, iyinin kötüyle, insanın bilgisayarla ve yaşayanların ölümsüzlerle olan savaşı anlatılıyor. Bir biyo-mühendislik şirketi olan Umbrella Corporation tarafından idare edilen büyük yeraltı araştırma merkezi Hive'de korkunç şeyler gizlenmiştir. Ölümcül bir virüs salgının ortaya çıkmasından sonra, Hive'ı denetleyen bir süper bilgisayar olan Kızıl Kraliçe, önlem olarak tüm merkezi dışarıya sızıntı olmasın diye mühürler ve içinde çalışanları da öldürür. Alice ve Rain Umbrella'nın tüm araştırma ekibini yok eden virüsü izole etmek için komandolardan oluşan takıma rehberlik etmek zorundadırlar. Takım kısa zamanda işçilerin gerçekte ölmüş olmadığını keşfeder.

6. Pandorum (2009) – Puan: 6.8



Derin karanlıkta dünyadan 500 mil uzakta terk edilmiş bir gemi ve yönünü kaybetmiş, kim olduklarına ve oraya nasıl geldiklerine dair hiçbir şey hatırlamayan bir grup astronot. Kimsenin söylemeye cesaret edemediği korku heryerde dolaşırken astronotlar korkutucu gerçeği keşfetmek üzeredir. Geldikleri yerde yanlız değildirler ve insanlığın kaderi onların elindedir... Korku bundan sonra olacaklardır.


7. Hellboy (2004) ve Hellboy II: The Golden Army (2008) – Puan: 6.8 ve 7.0




Hellboy (2004) – Puan: 6.8 - Fragman
60 yıl önce, İkinci Dünya Savaşı sırasında cehennem alevleri içinde doğan Hellboy, Yeryüzü'ne kötü ruhlu çılgın bir adam olan Grigori Rasputin tarafından kötülük yapması için getirilmiştir.
Ahiretin habercisi olan Hellboy, Profesör Broom yönetiminde Müttefik Kuvvetler'in gizli bir kuruluşu tarafından kurtarılır. Profesör Broom, Hellboy'u kendi çocuğu gibi büyütür ve çocuktaki olağanüstü yetenekleri geliştirir. Karanlık kökenine rağmen, Hellboy şaşırtıcı biçimde iyilik yanlısı biri olur ve dünyayı tehdit eden kötü güçlerle savaşır. Rasputin'in amacı ise Hellboy'u tekrar karanlık tarafa geçirmek ve güçlerini bir dünya savaşı çıkarmak için kullanmaktır...
Hellboy II: The Golden Army (2008) – Puan: 7.0 - Fragman
“Bu filmde dünyamızı felakete sürükleyen Naziler, makineler ve çılgın bilim adamları yerine kendi dünyamızdan çıkarıp bir köşeye attığımız eski tanrılar ve karakterler var. Ben bu karakterleri Amerika’da kızılderililerin şu an içinde bulunduğu duruma benzetiyorum. Kızılderililer özel koruma alanlarına sürüldüler. Oralara giderseniz yaşlı ve bilge bir kızılderilinin size, ‘Zaten olacağı buydu. Artık mücadele edecek gücümüz kalmadı. Kaderimizi kabullendik’ dediğini duyabilirsiniz. Geronimo ruhlu bir başka kızılderili ise, ‘Aksi takdirde beyaz adamı öldürmeye devam ederdik’ diyecektir. Bizim filmimizdeki durum da buna benzer. Elf karakterlerimiz vardır. Bunlar bir köşeye çekilmişlerdir. Eğer geri çekilmemiş olsalar dünyayı ele geçireceklerdir. Kızılderililer nükleer savaş başlığına sahip olsalardı sorusunun bizim filmimizdeki eşdeğeri elflerin aslında kullanabilecekleri müthiş silahlara sahip olmalarıdır. Peki bunlar günün birinde o silahları kullanmaya karar verirse ne olur?

8. Blade (1998) ve Blade II (2002) – Puan: 7.1 ve 6.7




Blade (1998) – Puan: 7.1 - Fragman
Yarı insan yarı ölümsüz Blade, insan ırkını ortadan kaldırmayı planlayan vampirlere karşı amansız bir savaş vermektedir. Deacon Frost adlı genç vampirin kıyamet gününü başlatacak gizli bir törenin şifrelerini çözdüğünü öğrenir ve ölümsüzlerden oluşan bir orduya karşı tek başına harekete geçer. Ancak Kan Tanrısı La Magra’nın yeryüzüne inip kıyameti başlatması için Blade’in kanına ihtiyaç vardır. İnsan ırkının koruyucusu bu süper kahraman istemeden insanlığın sonunu getirecek midir? Çizgi roman geleneğinin görsel ögelerini bir kara film atmosferiyle birleştiren Blade, özellikle dövüş sahneleri ve Wesley Snipes’ın oyunculuğuyla mutlaka izlenmesi gereken klasik bir kült film.
Blade II (2002) –Puan: 6.7 - Fragman
Bir vampir topluluğu içinde eşine az rastlanır bir mutasyon gerçekleşmiştir ve yeni bir vampir ırkı olan 'Reaper'lar doğmuştur. Bu kana doymayan vampir türü, sadece insanların değil vampirlerin de varlığını tehdit etmektedir. Çünkü yeryüzündeki insan sayısı giderek azalmakta ve vampirler aç kalma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Blade ve Whistler geri döndü! Hatta onlara bir zırh uzmanı olan Scud da katıldı. Gölge Kurulu, bu korkunç durumdan ancak Blade'in ve arkadaşlarının yardımıyla kurtulacağının farkındaydı.

9. Underworld (2003) ve Underworld: Evolution (2006) – Puan: 7.0 ve 6.8




Underworld (2003) – Puan: 7.0 - Fragman
Tarihler boyunca birbirleri için rakip olmuş olan Vampirler ve Lycanlar (Kurt Adamlar) sonunda içlerinden yalnızca bir ırk hayatta kalana dek savaşmaya kararlıdırlar. Bu savaşın ortasında bir Vampir savaşçı olan Selene bir insan olan Doktor Michael'ın Kurt Adamlar tarafından kaçırıldığını öğrenir ve onun peşine düşer...
Underworld: Evolution (2006) – Puan: 6.8 - Fragman
Gizli ve iyi korunan sırları ve bir vampire avcısının ihaneti ile Vampir imparatorluğu gücünü arttırarak yüzyıllar süren savaşı devam ettiriyordu. Şiddet ve korkunun sınırları gittikçe genişlemekteydi. Fakat bir ölümsüzün güce karşı duyduğu doymak bilmez istek Vampirler ve Lycan'lar arasında yeni ve içinden çıkılması güç kinlere sebep olacaktı.

10. Pitch Black (2000) ve The Chronicles of Riddick (2004) – Puan: 7.1 ve 6.7




Pitch Black (2000) – Puan: 7.1 - Fragman
Bir uçak kazası sonucu yabancı bir gezegene inmek zorunda kalan bir gurup korsan yolcu, çok geçmeden kaçak mahkum Riddick'in dışında korkmaları gereken başka varlıklar daha olduğunu keşfedeceklerdir. 
The Chronicles of Riddick (2004) – Puan: 6.7 - Fragman
Vin Diesel kült film Pitch Black'in anti kahraman karakteri Riddick ile bir kez daha karşımıza çıkıyor. Riddick başına ödül konmuş bir kaçaktır. Peşindeki paralı askerlerden kurtulmaya çalışırken kendisini savaşın ortasında bulur hemde hiç ait olmadığı bir savaşın. Necromonger ordusu tüm kainatın geleceğini tehdit etmekte, ona boyun eğmeyen ırkları ortandan kaldırmaktadır. Riddick insanlığın kaderini kurtaracak, kötünün karşısına çıkabilecek tek kötüdür. Peki o kendi hayatı dışında başka hayatları da kurtarmakla ilgilenmekte midir? Büyüleyici özel efektler, fantastik bir dünyada geçen inanılmaz aksiyon sahneleri ve Judi Dench, Thandie Newton gibi tamamı yıldız oyunculardan oluşan kastı ile Riddick Günlükleri, heyecanın bitip tükenmediği, daha önce yaşamadığınız bir deneyim.

11. World War Z (2013) – Puan: 7.0




World War Z (2013) – Puan: 7.0 - Fragman
Film Birleşmiş Milletler çalışanı Gerry Lane’in (Pitt) hikayesini anlatıyor. Lane orduları ve hükümetleri deviren ve hatta insanlığı yok olma noktasına getiren zombi salgınını durdurmak için zamana karşı yarışıyor. Enos Gerry’nin eşi Karen Lane, Kertesz ise Gerry’nin silah arkadaşı Segen karakterini canlandırıyor.

12. Cloverfied (2008) – Puan: 7.1



Cloverfied (2008) – Puan: 7.1 - Fragman
loverfield, beş kişilik bir grubun gözünden New York’ta gerçekleşen bir canavar saldırısını anlatıyor. Olup bitenleri, karakterlerden birinin elindeki titreyen kameradan izliyoruz. 
Titreyip duran kameralara bir itirazınız yok mu? Öyleyse Cloverfield’a da bir itirazınız olmaz. Matt Reeves’in filminde, New York’a musallat olan bir canavarın marifetleri, ondan kaçan küçük gruptan birinin elindeki sarsılan kamerayla anlatılıyor. Bu açıdan bakınca, filmi The Blair Witch Project / Blair Cadısı ile karşılaştıranları haklı bulabilirsiniz. Ancak Blair Cadısı’nın karakterleri, birbirine bağırıp duran sinir bozucu insanlardı. Cloverfield’da ise, karakterlerin başına gelenlerle, geleceklerle ilgileniyorsunuz. Yapımcılığını J.J. Abrams’ın üstlendiği filmin yönetmeni Matt Reeves, geleneksel bir canavar filmi hikayesini, karakterlerden birinin taşıdığı bir aktüel kamera marifetiyle aşağıdan yukarı doğru bakarak anlatmış.

13. The Ring (2002) – Puan: 7.1




The Ring (2002) – Puan: 7.1 - Fragman
İzleyen herkesin yedi gün sonra ölümüne sebep olan kabus dolu bir kasetin efsanesi kulaktan kulağa dolaşmaktadır. Tam o sırada 4 gencin sıradan bir kaseti izledikten tam 7 gün sonra gizemli bir şekilde ölümle buluşması, araştırmacı gazeteci Rachel Keller'ın (Naomi Watts) ilgisini çeker. Rachel bu esrarengiz kasedin izini sürer ve merakına hakim olamayarak kasedi izler... 
Efsane gerçek oluyor, zaman işliyor, Rachel'ın Halka'nın gizini çözmek için yedi günü var...

14. The Mist (2007) – Puan: 7.2




The Mist (2007) – Puan: 7.2 - Fragman
 Ansızın patlayan fırtına sonucunda David Drayton'un da evi hasar görmüştür. Kasabada elektrikler kesilmiş, her yeri enkaz, moloz ve yıkıntılar kaplamıştır. David, kasabadaki süpermarkete gidip tamir malzemesi almayı akıl eder. Kabus gibi bir günde süpermarkete gitmek David'e günün en kolay işi gibi gelir ama fena halde yanılmaktadır.
Öldüren Sis - The Mist'teki fırtına, David Drayton ve komşularını bir dizi olaylar zincirinin tam göbeğinde bırakır.

15. The Descent (2005) – Puan: 7.2




The Descent (2005) – Puan: 7.2 - Fragman
Altı kız arkadaş mağara inişi yapacakları korkusuz bir tatil için bir araya gelmişlerdir. Beklenmedik bir kayanın düşüşü girdikleri mağarada çıkış yollarını kapatır. Labirenti andıran tünellerde çıkış yolunu ararlarken, kendilerini bir anda karanlıkta yaşamaya adapte olmuş aç ve saldırgan yaratıkların avı olarak bulurlar. 
Diğerleri hayatta kalmak için savaşırken, Sarah (Macdonald), yakın zamanda ailesinin ölümü ile girdiği yalnızlık sendromundan henüz kurtulamamıştır. Arkadaşlar arasındaki eski sırlar ortaya döküldükçe, birbirlerine sırtlarını dönmeye başlarlar. İhanete uğramış ve çaresiz bir durumdayken Sarah, hayatta kalmak için tek yapmaları gerekenin en az yaratıklar kadar vahşi olmak olduğunu anlar.

16. I Am Legend (2007) –Puan: 7.2




I Am Legend (2007) –Puan: 7.2 - Fragman
Robert Neville (Will Smith) çok başarılı bir bilim adamıdır, ama o bile, durdurulamayan, tedavi edilemeyen, insan yapımı o korkunç virüsü kontrol altına alamamıştır. Her nasılsa virüse bağışıklık gösteren NevilleNew Yorkşehrinden, hatta belki dünyadan arta kalan yerde, hayatta kalmış tek insandır. 
Neville üç yıl boyunca inancını yitirmeden her gün telsiz mesajı göndererek, umutsuz bir şekilde, hayatta kalmış başka insanlar bulmaya çalışır. Ama yalnız değildir. Salgının mutanta dönüştürdüğü kurbanlar, yani “Virüslüler” karanlıkta pusuya yatmış…Neville’in her hareketini izlemekte…ölümcül bir hata yapmasını beklemektedirler.

17. Dawn of the Dead (2004) – Puan: 7.4




Dawn of the Dead (2004) – Puan: 7.4 - Fragman
George A. Romero’nun aynı adlı ünlü filminin yeniden çevrimi Dawn of the Dead, aynı zamanda Zack Snyder’ın grafik şiddetle ilk randevusu. 
Modern zombi filmi çekme sınavını başarıyla veren isimlerden biri Zack Snyder. 2004 tarihli filmi Dawn of the Dead / Ölülerin Şafağı’nda bu işin en büyük ustası George A. Romero’nun izinden giden Snyder, türe önemli bir yenilik getirmedi belki ama en çarpıcı zombi filmlerinden birine imza attığı bir gerçek. Romero’nun 1978 tarihli aynı adlı filminin bir yeniden çevrimi olan Ölülerin Şafağı, amansız bir virüsün tüm kenti zombiye çevirdiği bir sabah başlıyor ve henüz zombileşmemiş bir avuç insanın kendilerini bir alışveriş merkezine kapatarak hayatta kalma mücadelelerini anlatıyor. Bomboş alışveriş merkezinde vakit öldürmeye çalışan ve arada dışarıdaki yaşayan ölüleri uzaktan ateş etmek suretiyle huzura kavuşturarak eğlenen kahramanlarımız tehlikenin fazlasıyla yaklaşması sonucu bir plan yapmaya karar verir. Yaparlar da, ama hayat ve ölüm arasındaki şafak çizgisi onların sandığı kadar yakın değildir anlaşılan. Zombi filmlerinden hoşlananlar için kaçırılmayacak bir fırsat.

18. Rec (2007) – Puan: 7.5




Rec (2007) Puan: 7.5 - Fragman
Genç bir TV muhabiri olan Angela ile haber kameramanı Pablo, itfaiyecileri konu edinen bir program hazırlamaktadırlar. 
Oldukça sıkıcı geçen program bir telefonun gelmesiyle hareketlilik kazanır. Yaşlı bir kadının geçirdiği ev kazası ile ilgili gelen bu ihbar üzerine Angela ve Pablo itfaiyecilerin peşine takılır. Kadının evine varan ekip, evin içinden korkunç çığlıklar duyarlar.

19. 28 Days Later (2002) ve 28 Weeks Later (2007) – Puan: 7.6 ve 7.0




28 Days Later (2002) – Puan: 7.6 - Fragman
Güçlü bir virüs serbest kalmıştır. Bir damla kanla bulaşabilen ve saniyelerle yıkıcı olabilen virüs, bulaştığı kişileri sürekli bir cinnet ve cinayet işleme isteğine sürüklemektedir. 28 günde ülke baştan aşağı kavrulmuştur, ve geriye kalan bir avuç insan yeni bir gelecek yaratma çabalarına başlarlar, ne var ki önlerindeki tek tehlike ölümcül virüs değildir...
28 Weeks Later (2007) – Puan: 7.0 - Fragman
Rage virüsünün Britanya adalarına yayılmasından altı ay sonra, düzen yeniden sağlamış ve karantina altındaki bölgelere insanlar tekrar yerleşmeye başlamıştır. Ülke tekrar inşa edilirken, yurtlarına geri dönen bir mülteci aile tekrar bir araya gelmenin sevinci içindedir. Fakat içlerinden birisi korkunç Rage virüsü taşıyıcısıdır.

20. Let the Right One In (2008) – Puan: 8.0




Let the Right One In (2008) Puan: 8.0 - Fragman
John Ajvide Lindqvist'in çok satan ve İngiliz basını tarafından "Stephen King'in varisi niteliğinde" diye adlandırılan romanından uyarlama olan Gir Kanıma, Kuzey sinemasının hatırı sayılır yönetmenlerinden Thomas Alfredson'ın yorumuyla son dönemde bolca izlediğimiz vampir filmlerine yeni bir soluk getiriyor.
Morrissey'in Let The Right One Slip In şarkısından esinlendiği öne sürülen film adı, aynı zamanda bir vampirin birinin evine girmeden önce davet edilmesi gerektiği mitine de referans veriyor...
Oskar Stockholm'un banliyölerinde yaşayan, çevresi tarafından pek aldırış edilmeyen 12 yaşında bir çocuktur. Oldukça sıradışı bir kız olan Eli'ye aşıktır. Oskar, güneş ışığına dayanamayan, geceleri dışarı çıkan Eli'nin sırrını öğrenir. Onun başka insanların kanına muhtaç olan bir vampir olması Oskar'ı bir seçimin eşiğine getirir.